Çöpler Altın Madeni’nde “siyanür liç”i uygulanan milyonlarca ton toprak, başta Fırat Nehri olmak üzere tüm su kaynakları ile tarım arazilerine doğru aktı!
Sadece Erzincan değil, başta Fırat nehrinin ulaştığı yerler olmak üzere tüm Anadolu toprakları başta siyanür, arsenik, civa olmak üzere, onlarca ağır metal ile zehirlendi. Ve bunun asla geri dönüşü, telafisi yok.
Yaşanan felaket, tarihe belki “Çernobil’den bile büyük bir felaket” diye geçecek.
Çöpler Altın Madeni’nde yaşanan bu felaket, Türkiye’deki tüm altın madenlerinde uygulanan “vahşi madencilik’in sonucudur.
Ve ne zaman patlayacağını bilmediğimiz Kışladağ Altın Madeni, “ikinci bir İliç” olarak şehrin kalbinin orta yerinde duruyor.
Murat Dağı’nda iki kez engellememize rağmen, altın madeni riski Demokles’in kılıcı gibi başımızın üzerinde sallanıyor.
Az ötemizde, Eğrigöz Dağı’nda davası sürmesine rağmen, altın madeni şirketi hiçbir şey olmamış gibi binlerce ağacı kesip maden faaliyetine başlamış gibi çalışıyor!
Ne yapacağız?
İşte bu soruları sorup yanıtını hep birlikte almak amacıyla;
Murat Dağı Yok Olmasın Platformu olarak;
20 Şubat Salı saat 17:00’de Atatürk Kültür Merkezi (AVM) 2 No.lu Salonda bir basın açıklaması yapacağız.
Toprağının, suyunun, çocuklarının yaşam hakkının derdinde olan tüm dostları bekliyoruz.

Mehmet KURNAZ Uşak Kent Konseyi ve Uşak Kanserle Savaş Derneği Başkanı.