Tweet |
CHP'li Karaoba, "Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytandır" diyerek başladığı konuşmasında 17 Kasım 2023’teki Uşak Üniversitesi Senatosu basın açıklamasında yer alan birçok noktaya değindi ve senatonun açıklamasını “talihsiz, bilime ve bilim insanlarına ihanet” olarak nitelendirdi.
"Siyaset Üstü Olması Gereken Kurumlarımızı Çok Önemsiyoruz"
Cumhuriyet Halk Partisi Uşak Milletvekili Ali Karaoba, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, AKP ve yeni düzene ayak uyduran Üniversiteler sayesinde;
Siyasetin yönettiği,
Keyfi atamaların yapıldığı,
Akademisyenlerin özlük haklarının gasp edildiği,
Yurtdışına gönderdiğimiz ve donanımlı bir şekilde gelen genç beyinleri şehirden kaçıran,
Bilimsel araştırma projelerinde bile adam kayıran,
Onlarca uluslararası yayına, TÜBİTAK projesine sahip olup profesör ataması gelen akademisyenleri hala Araştırma Görevlisi kadrosunda bekleten ve bu zulmü reva gören ÜNİVERSİTE KAVRAMIYLA ilgili bilgi sahibi olduklarına vurgu yaparak, senatonun açıklamasında yer verdiği Dünya Sıralamalarının da algı ve yalandan ibaret olduğunu söyleyerek sıralamaları basınla paylaştı.
“Rektör Yardımcısının maalesef ‘saygınlık’ olarak aktardığı ama Uşak Üniversitesi’ndeki gerçek akademisyenlerin bile utandığı bu açıklamada yer verilmeyen sıralamalar şu şekildedir;
SORU ÖNERGEMİZİ BAKANLIĞA, MECLİS ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMASIYLA İLGİLİ ÖNERİMİZİ DE TBMM’YE SUNDUK
“Akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz işte böylesine yozlaşmış, bilimden uzak, siyasetin merkezi olmuş, adam kayırmacılığın ön planda olduğu bir yapıda Uşak için, ülkemiz için, bilim için çalışma yapmakta zorlanmaktadırlar.” Diyerek sözlerine devam eden Karaoba 2018’den bu yana Öğretim Üyeliğine Atanma ve Yükseltilme Ölçütlerinin hemen her yıl değiştirildiğine ve bu kriterlerin de yönetmelikteki özel maddeler gereğince Rektörün istemesi halinde yok sayılabileceğine vurgu yapmıştır.
“Bu kadar zulme ve keyfi olarak değiştirilen akademik kriterlere rağmen tüm şartları sağlayan ve doçentliğini alan 90’dan fazla akademisyen, doçent unvanına sahip olup, daha alt kadrolarda bekletilmekte ve hak ettikleri özlük haklarına sahip olamamaktadır” demiştir.
İdari görevlere yapılan atamaların da sıkıntılı olduğunu dile getiren Karaoba;
“*Güzel Sanatlar Fakültesi’nin dekanı Coğrafyacı olan diğer rektör yardımcısı Lütfi Özav. Sanatla ilgili 1 tane araştırması, makalesi, projesi, yayını yok.
*Mimarlık Tasarım Dekanı gübre, atık madde, gıda endüstrisi alanlarında uzman.
*Sağlık MYO Müdürü Borsa, finans ve banka konularında uzman. Koskoca MYO’nda Sağlık ve ilgili bölümden donanımlı bir hoca bulup atayamamışlar.
*Sosyal bilimler MYO’da radyo tv, muhasebe gibi bölümler varken müdür ziraat fakültesinden orman ve su alanlarında uzmanlaşmış bir isim.” Diyerek üniversite yönetimini eleştirmiştir.
UŞAK ÜNİVERSİTESİ HEPİMİZİN DEĞERİDİR. HERHANGİ BİR SİYASİ PARTİNİN, BELLİ BİR ZÜMRENİN YA DA TARİKATLERİN İSTEDİĞİ GİBİ AT KOŞTURACAĞI BİR KURUM DEĞİLDİR, KİMSENİN BABASININ MALI DEĞİLDİR!
Uşak Üniversitesi’ne ve senatoya aşağıdaki soruları yönelten Karaoba basın toplantısının sonunda ise üzücü bir konuya değinmiştir.
1-Uşak Üniversitesi’nin 2018-2023 yılları arasında YÖK’ten aldığı kadrolar nelerdir ve bu kadrolara hangi kriterlere göçe atamalar yapılmıştır?
2-Koşulları sağladığı halde henüz atama ve yükseltmeleri yapılmamış olan akademisyenlerin sayısı ve bekleme süreleri nedir?
3-Atama ve yükseltme kriterleri neden bu kadar sık değişmektedir?
4-Üniversitenin aleyhine sonuçlanan dava sayısı ne kadardır ve bu kararlar nelerdir? Bu kararlardaki kamu zararı nedir? YÖK bu konuda bir soruşturma başlatmış mıdır?
5-Bu tarihlerde üniversitede yürütülen Tübitak, AB ve BM proje sayısı nedir?
6-1416 sayılı MEB bursuyla yurtdışında eğitim alıp Uşak’ta göreve başlayan akademisyen sayısı kaçtır? Bu akademisyenlerin kaçı Uşak Üniversitesi’nden adeta kaçar gibi uzaklaşmıştır?
7-Yurtdışından araştırma teklifi-burs-doktora sonrası çalışma imkânı bulan kaç akademisyene izin verilmemiştir?
8-Uşak Üniversitesi’nden son 10 yılda istifa eden akademisyen sayısı kaçtır? 13b geçici görevlendirme ile sürülenlerin ve mobbinge uğrayan akademisyenlerin sayısı kaçtır?
“Uşak ve Uşak Üniversitesi bu kötü yönetim yüzünden ulusal basında üzücü bir mobbing olayıyla da gündeme gelmiştir. Yüksek lisansını ABD’de yapmış, Uşak Üniversitesi’ne araştırma görevlisi olarak dönmüş MERVE AKDEDE’nin acı kaybı. Ortada hiçbir sebep ya da akademik gerekçe olmaksızın, Eskişehir Teknik Üniversitesi’nde doktora yaptığı sırada, sırf rektör beyin ve çevresindeki yaverlerinin keyfi tutumu sonucunda usülsüz şekilde “süresiz görevlendirmeyle” mobbinge uğrayan Merve hocamız, alanıyla alakasız bir yüksekokula görevlendirilmiş, Akademik ilerlemesini ve çalışmalarını olumsuz etkileyeceğini belirttiği ve bölüm başkanlığının da onayladığı dilekçe olmasına rağmen bu dilekçe dönemin dekanı ve şu anki rektör yardımcısı Lüfti Özav tarafından sümenaltı edilmiş, sonrasında bölüm başkanlığı dilekçeyi direkt rektöre göndermiş, Sayın Savaş gerekçe bildirmeden Merve’nin haklı talebini reddetmiştir.” Diyerek;
“Gencecik ve pırıl pırıl bir akademisyenin hayatının son günlerini keyfi kararlarla büyük bir stres içinde geçirmesini KABUL ETMİYORUM!
Üniversite rektörü ve senatosunun Merve’nin ailesine ve anısına karşı yaklaşımını onaylamıyor ve KABUL ETMİYORUM!
Hem üniversitede zulmettiğiniz akademisyenlerin hem de gerekçesiz ve keyfi uygulamalarla mobbing uyguladığınız tüm akademik ve idari personelin ahı üzerinizdedir.” Sözleriyle toplantıyı sonlandırmıştır.